HASTA
HAKLARI YÖNETMELİĞİ
BİRİNCİ
BÖLÜM
Amaç,
Kapsam, Dayanak, Tanımlar ve İlkeler
Amaç
Madde
1-
Bu Yönetmelik; temel insan haklarının sağlık hizmetleri sahasındaki yansıması
olan ve başta Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nda, diğer mevzuatta ve
milletlerarası hukuki metinlerde kabul edilen "hasta hakları"nı somut
olarak göstermek ve sağlık hizmeti verilen bütün kurum ve kuruluşlarda ve
sağlık kurum ve kuruluşları dışında sağlık hizmeti verilen hallerde, insan
haysiyetine yakışır şekilde herkesin "hasta hakları"ndan
faydalanabilmesine, hak ihlallerinden korunabilmesine ve gerektiğinde hukuki
korunma yollarını fiilen kullanabilmesine dair usül ve esasları düzenlemek
amacı ile hazırlanmıştır.
Kapsam
Madde
2-
Bu Yönetmelik; sağlık hizmeti verilen resmi ve özel bütün kurum ve kuruluşları,
bu kurum ve kuruluşlarda veya bunların dışında hizmete katılan her kademedeki
ve unvandaki ilgilileri ve hizmetten faydalanma hakkını haiz olan bütün fertleri
kapsar.
Dayanak
MADDE
3 – (Başlığı ile birlikte değişik:RG-16/1/2019-30657) Bu Yönetmelik;
7/5/1987 tarihli ve 3359 sayılı Sağlık Hizmetleri Temel Kanununa ve 10/7/2018
tarihli ve 30474 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan 1 sayılı Cumhurbaşkanlığı
Teşkilatı Hakkında Cumhurbaşkanlığı Kararnamesinin 355 inci ve 508 inci maddelerine
dayanılarak hazırlanmıştır.
Tanımlar
Madde
4-
Bu Yönetmelik'te geçen deyimlerden;
a)
Bakanlık: Sağlık Bakanlığı'nı,
b)
Hasta: Sağlık hizmetlerinden faydalanma ihtiyacı bulunan kimseyi,
c)
Personel: Hizmetin, resmi veya özel sağlık kurumlarında ve kuruluşlarında veya
serbest olarak sunulmasına bakılmaksızın, sağlık hizmetinin verilmesine iştirak
eden bütün sağlık meslekleri mensuplarını ve sağlık meslekleri mensubu olmasa
bile sağlık hizmetinin verilmesine sorumlu olarak iştirak eden kimseleri,
d) (Değişik:RG-8/5/2014-28994)
Sağlık kurum ve kuruluşu: Sağlık hizmeti verilen kamu veya özel bütün kurum
ve kuruluşları ile tababet icra edilen bütün yerleri,
e)
Hasta hakları: Sağlık hizmetlerinden faydalanma ihtiyacı bulunan fertlerin,
sırf insan olmaları sebebiyle sahip bulundukları ve T.C. Anayasası,
milletlerarası andlaşmalar, kanunlar ve diğer mevzuat ile teminat altına
alınmış bulunan haklarını,
f) (Ek:RG-8/5/2014-28994)
Yeterlik: Yaşının küçüklüğü yüzünden veya akıl hastalığı, akıl zayıflığı,
sarhoşluk ya da bunlara benzer sebeplerden biriyle akla uygun biçimde davranma
yeteneğinden yoksun olmayan onay verenin önerilen tıbbi müdahalede
karşılaşabileceği ya da reddettiğinde doğabilecek sonuçları makul bir şekilde
anlama ve değerlendirme yeteneğine sahip olma halini,
g) (Ek:RG-8/5/2014-28994)
Tıbbi müdahale: Tıp mesleğini icraya yetkili kişiler tarafından uygulanan,
sağlığı koruma, hastalıkların teşhis ve tedavisi için ilgili meslekî
yükümlülükler ve standartlara uygun olarak tıbbın sınırları içinde
gerçekleştirilen fizikî ve ruhî girişimi,
ğ) (Ek:RG-8/5/2014-28994)
Bilgilendirme: Yapılması planlanan her türlü tıbbi müdahale öncesinde
müdahaleyi gerçekleştirecek sağlık meslek mensubu tarafından kişiye gerekli bilginin
verilmesini,
h) (Ek:RG-8/5/2014-28994)
Rıza: Kişinin tıbbi müdahaleyi serbest iradesiyle ve bilgilendirilmiş
olarak kabul etmesini,
ifade
eder.
İlkeler
Madde
5- Sağlık
hizmetlerinin sunulmasında aşağıdaki ilkelere uyulması şarttır:
a)
Bedeni, ruhi ve sosyal yönden tam bir iyilik hali içinde yaşama hakkının, en
temel insan hakkı olduğu, hizmetin her safhasında daima gözönünde bulundurulur.
b)
Herkesin yaşama, maddi ve manevi varlığını koruma ve geliştirme hakkını haiz
olduğu ve hiçbir merci veya kimsenin bu hakkı ortadan kaldırmak yetkisinin
olmadığı bilinerek, hastaya insanca muamelede bulunulur.
c)
Sağlık hizmetinin verilmesinde, hastaların, ırk, dil, din ve mezhep, cinsiyet,
siyasi düşünce, felsefi inanç ve ekonomik ve sosyal durumları ile sair
farklılıkları dikkate alınamaz. Sağlık hizmetleri, herkesin kolayca
ulaşabileceği şekilde planlanıp düzenlenir.
d)
Tıbbi zorunluluklar ve kanunlarda yazılı haller dışında, rızası olmaksızın
kişinin vücut bütünlüğüne ve diğer kişilik haklarına dokunulamaz.
e)
Kişi, rızası ve Bakanlığın izni olmaksızın tıbbi araştırmalara tabi tutulamaz.
f)
Kanun ile müsaade edilen haller ile tıbbi zorunluluklar dışında, hastanın özel
hayatının ve aile hayatının gizliliğine dokunulamaz.
İKİNCİ
BÖLÜM
Sağlık
Hizmetlerinden Faydalanma Hakkı
Adalet
ve Hakkaniyete Uygun Olarak Faydalanma
Madde
6- Hasta,
adalet ve hakkaniyet ilkeleri çerçevesinde sağlıklı yaşamanın teşvik edilmesine
yönelik faaliyetler ve koruyucu sağlık hizmetleri de dahil olmak üzere, sağlık hizmetlerinden
ihtiyaçlarına uygun olarak faydalanma hakkına sahiptir. Bu hak, sağlık hizmeti
veren bütün kurum ve kuruluşlar ile sağlık hizmetinde görev alan personelin
adalet ve hakkaniyet ilkelerine uygun hizmet verme yükümlülüklerini de içerir.
Bilgi
İsteme
Madde
7- Hasta,
sağlık hizmetlerinden nasıl faydalanabileceği konusunda bilgi isteyebilir. Bu
hak, hangi sağlık kuruluşundan hangi şartlara göre faydalanılabileceğini,
sağlık kurum ve kuruluşları tarafından verilen her türlü hizmet ve imkanın
neler olduğunu ve müracaat edilen kuruluşta verilen sağlık hizmetlerinden
faydalanma usulüne öğrenme haklarını da kapsar.
Bütün
sağlık kurum ve kuruluşları, hastayı birinci fıkra uyarınca bilgilendirmek için
yeterli teknik donanımı haiz birimi oluşturmak; bu birimde, hastaya kesin ve
yeterli bilgi verebilecek nitelik ve ehliyete sahip personeli daimi olarak
istihdam etmek ve hastanın ihtiyacı olan birimlere kolayca ulaşabilmesini temin
etmek üzere, kuruluşun uygun yerlerinde bilgilendirici tabela, broşür ve işaretler
bulundurmak gibi tedbirleri almak zorundadırlar.
Sağlık
Kuruluşunu Seçme ve Değiştirme
Madde
8- Hasta;
tabi olduğu mevzuatın öngördüğü usül ve şartlara uyulmak kaydı ile, sağlık
kurum ve kuruluşunu seçme ve seçtiği sağlık kuruluşunda verilen sağlık hizmetinden
faydalanma hakkına sahiptir.
Mevzuat
ile belirlenmiş sevk sistemine uygun olmak şartı ile hasta sağlık kuruluşunu
değiştirebilir. Ancak, kuruluşu değiştirmenin hayati tehlikeye yol açıp
açmayacağı ve hastalığının daha da ağırlaşıp ağırlaşmayacağı hususlarında
hastanın tabip tarafından aydınlatılması ve hayati tehlike bakımından sağlık
kuruluşunun değiştirilmesinde tıbben sakınca görülmemesi esastır.
Acil
vak'alar dışında, herhangi bir sosyal güvenlik kuruluşuna bağlı olup da
mevzuatın öngördüğü sevk zincirine uymayanlar aradaki ücret farkını kendileri
karşılar.
Hastanın
sağlık kuruluşunda kalmasında tıbben fayda bulunmayan veya bir başka sağlık
kuruluşuna nakli gerekli olan hallerde, durum hastaya veya 15 inci maddenin
ikinci fıkrasında belirtilen kişilere açıklanır. Nakilden önce, gereken
bilgiler nakil talebinde bulunulan veya tıbben uygun görülen sağlık kuruluşuna,
sevkeden kuruluş veya mevzuatla belirlenen yetkililerce verilir. Her iki
durumda da hizmetin aksamadan ve kesintisiz olarak verilmesi esastır.
Personeli
Tanıma, Seçme ve Değiştirme
Madde
9-
Hastaya talebi halinde, kendisine sağlık hizmeti verecek veya vermekte olan
tabiplerin ve diğer personelin kimlikleri, görev ve unvanları hakkında bilgi
verilir.
Mevzuat
ile belirlenmiş usüllere uyulmak şartı ile hastanın, kendisine sağlık hizmeti
verecek olan personeli serbestçe seçme, tedavisi ile ilgilenen tabibi
değiştirme ve başka tabiplerin konsültasyonunu istemek hakkı vardır.
Personeli
seçme, tabibi değiştirme ve konsültasyon isteme hakları kullanıldığında,
mevzuat ile belirlenen ücret farkı, bu hakları kullanan hasta tarafından
karşılanır.
Öncelik
Sırasının Belirlenmesini İsteme
Madde
10- Sağlık
kuruluşunun hizmet verme imkanlarının yetersiz veya sınırlı olması sebebiyle
sağlık hizmeti talebi zamanında karşılanamayan hallerde, hastanın, öncelik
hakkının tıbbi kriterlere dayalı ve objektif olarak belirlenmesini istemek
hakkı vardır.
Acil ve
adli vak'alar ile yaşlılar ve (Değişik ibare:RG-16/1/2019-30657) engelliler
hakkında öncelik sırasının belirlenmesinde ilgili mevzuat hükümleri uygulanır.
Tıbbi
Gereklere Uygun Teşhis, Tedavi ve Bakım
Madde
11- Hasta,
modern tıbbi bilgi ve teknolojinin gereklerine uygun olarak teşhisinin
konulmasını, tedavisinin yapılmasını ve bakımını istemek hakkına sahiptir.
Tababetin
ilkelerine ve tababet ile ilgili mevzuat hükümlerine aykırı veya aldatıcı
mahiyette teşhis ve tedavi yapılamaz.
Tıbbi
Gereklilikler Dışında Müdahale Yasağı
Madde
12-
Teşhis, tedavi veya korunma maksadı olmaksızın, ölüme veya hayati tehlikeye yol
açabilecek veya vücut bütünlüğünü ihlal edebilecek veya akli veya bedeni
mukavemeti azaltabilecek hiçbir şey yapılamaz ve talep de edilemez.
Ötenazi
Yasağı
Madde
13- Ötenazi
yasaktır.
Tıbbi
gereklerden bahisle veya her ne suretle olursa olsun, hayat hakkından
vazgeçilemez. Kendisinin veya bir başkasının talebi olsa dahil, kimsenin
hayatına son verilemez.
Tıbbi
Özen Gösterilmesi
Madde
14-
Personel, hastanın durumunun gerektirdiği tıbbi özeni gösterir. Hastanın
hayatını kurtarmak veya sağlığını korumak mümkün olmadığı takdirde dahi,
ıstırabını azaltmaya veya dindirmeye çalışmak zorunludur.
ÜÇÜNCÜ
BÖLÜM
Sağlık
Durumu İle İlgili Bilgi Alma Hakkı
Bilgilendirmenin
Kapsamı
Madde
15- (Başlığı
ile birlikte değişik:RG-8/5/2014-28994)
Hastaya;
a)
Hastalığın muhtemel sebepleri ve nasıl seyredeceği,
b)
Tıbbi müdahalenin kim tarafından nerede, ne şekilde ve nasıl yapılacağı ile
tahmini süresi,
c)
Diğer tanı ve tedavi seçenekleri ve bu seçeneklerin getireceği fayda ve riskler
ile hastanın sağlığı üzerindeki muhtemel etkileri,
ç)
Muhtemel komplikasyonları,
d)
Reddetme durumunda ortaya çıkabilecek muhtemel fayda ve riskleri,
e)
Kullanılacak ilaçların önemli özellikleri,
f)
Sağlığı için kritik olan yaşam tarzı önerileri,
g)
Gerektiğinde aynı konuda tıbbî yardıma nasıl ulaşabileceği,
hususlarında
bilgi verilir.
Kayıtları
İnceleme
Madde
16- Hasta,
sağlık durumu ile ilgili bilgiler bulunan dosyayı ve kayıtları, doğrudan veya
vekili veya kanuni temsilcisi vasıtası ile inceleyebilir ve bir suretini alabilir.
Bu kayıtlar, sadece hastanın tedavisi ile doğrudan ilgili olanlar tarafından
görülebilir.
Kayıtların
Düzeltilmesini İsteme
Madde
17-
Hasta; sağlık kurum ve kuruluşları nezdinde bulunan kayıtlarında eksik,
belirsiz ve hatalı tıbbi ve şahsi bilgilerin tamamlanmasını, açıklanmasını,
düzeltilmesini ve nihai sağlık durumu ve şahsi durumuna uygun hale
getirilmesini isteyebilir.
Bu hak,
hastanın sağlık durumu ile ilgili raporlara itiraz ve aynı veya başka kurum ve
kuruluşlarda sağlık durumu hakkında yeni rapor düzenlenmesini isteme haklarını
da kapsar.
Bilgi
Vermenin Usulü
Madde
18- (Değişik:RG-8/5/2014-28994)
Bilgi,
mümkün olduğunca sade şekilde, tereddüt ve şüpheye yer verilmeden, hastanın
sosyal ve kültürel düzeyine uygun olarak anlayabileceği şekilde verilir.
Hasta,
tıbbi müdahaleyi gerçekleştirecek sağlık meslek mensubu tarafından tıbbi
müdahale konusunda sözlü olarak bilgilendirilir. Bilgilendirme ve tıbbi
müdahaleyi yapacak sağlık meslek mensubunun farklı olmasını zorunlu kılan
durumlarda, bu duruma ilişkin hastaya açıklama yapılmak suretiyle bilgilendirme
yeterliliğine sahip başka bir sağlık meslek mensubu tarafından bilgilendirme
yapılabilir.
Hastanın
kendisinin bilgilendirilmesi esastır. Hastanın kendisi yerine bir başkasının
bilgilendirilmesini talep etmesi halinde, bu talep kişinin imzası ile yazılı
olarak kayıt altına alınmak kaydıyla sadece bilgilendirilmesi istenilen
kişilere bilgi verilir.
Hasta,
aynı şikayeti ile ilgili olarak bir başka hekimden de sağlık durumu hakkında
ikinci bir görüş almayı talep edebilir.
Acil
durumlar dışında, bilgilendirme hastaya makul süre tanınarak yapılır.
Bilgilendirme
uygun ortamda ve hastanın mahremiyeti korunarak yapılır.
Hastanın
talebi halinde yapılacak işlemin bedeline ilişkin bilgiler sağlık hizmet
sunucusunun ilgili birimleri tarafından verilir.
Bilgi
Verilmesi Caiz Olmayan ve Tedbir Alınması Gereken haller
Madde
19-
Hastanın manevi yapısı üzerinde fena tesir yapmak suretiyle hastalığın artması
ihtimalinin bulunması ve hastalığın seyrinin ve sonucunun vahim görülmesi
hallerinde, teşhisin saklanması caizdir.
Hastaya
veya yakınlarına, hastanın sağlık durumu hakkında bilgi verilip verilmemesi,
yukarıdaki fıkrada belirtilen şartlar çerçevesinde tabibinin takdirine
bağlıdır.
Tedavisi
olmayan bir teşhis, ancak bir tabip tarafından ve tam bir ihtiyat içinde
hastaya hissettirilebilir veya bildirilebilir. Hastanın aksi yönde bir
talebinin bulunmaması veya açıklanacağı şahsın önceden belirlenmemesi halinde,
böyle bir teşhis ailesine bildirilir.
Bilgi
Verilmesini Yasaklama
Madde
20- (Değişik:RG-8/5/2014-28994)
İlgili
mevzuat hükümleri ve/veya yetkili mercilerce alınacak tedbirlerin gerektirdiği
haller dışında; kişi, sağlık durumu hakkında kendisinin, yakınlarının ya da hiç
kimsenin bilgilendirilmemesini talep edebilir. Bu durumda kişinin kararı yazılı
olarak alınır. Hasta, bilgi verilmemesi talebini istediği zaman değiştirebilir
ve bilgi verilmesini talep edebilir.
DÖRDÜNCÜ
BÖLÜM
Hasta
Haklarının Korunması
Mahremiyete
Saygı Gösterilmesi
Madde
21- Hastanın,
mahremiyetine saygı gösterilmesi esastır. Hasta mahremiyetinin korunmasını
açıkça talep de edebilir. Her türlü tıbbi müdahale, hastanın mahremiyetine
saygı gösterilmek suretiyle icra edilir.
Mahremiyete
saygı gösterilmesi ve bunu istemek hakkı;
a) Hastanın,
sağlık durumu ile ilgili tıbbi değerlendirmelerin gizlilik içerisinde
yürütülmesini,
b)
Muayenenin, teşhisin, tedavinin ve hasta ile doğrudan teması gerektiren diğer
işlemlerin makul bir gizlilik ortamında gerçekleştirilmesini,
c)
Tıbben sakınca olmayan hallerde yanında bir yakınının bulunmasına izin
verilmesini,
d)
Tedavisi ile doğrudan ilgili olmayan kimselerin, tıbbi müdahale sırasında
bulunmamasını,
e)
Hastalığın mahiyeti gerektirmedikçe hastanın şahsi ve ailevi hayatına
müdahale edilmemesini,
f)
Sağlık harcamalarının kaynağının gizli tutulmasını, kapsar.
Ölüm
olayı, mahremiyetin bozulması hakkını vermez.
Eğitim
verilen sağlık kurum ve kuruluşlarında, hastanın tedavisi ile doğrudan ilgili
olmayanların tıbbi müdahale sırasında bulunması gerekli ise; önceden veya
tedavi sırasında bunun için hastanın ayrıca rızası alınır.
Rıza
Olmaksızın Tıbbi Ameliyeye Tabi Tutulmama
Madde
22-
Kanunda gösterilen istisnalar hariç olmak üzere, kimse, rızası olmaksızın ve
verdiği rızaya uygun olmayan bir şekilde tıbbi ameliyeye tabi tutulamaz.
Bir suç
işlediği veya buna iştirak ettiği şüphesi altında bulunan kişinin işlediği
suçun muhtemel delillerinin, kendisinin veya mağdurun vücudunda olduğu
düşünülen hallerde; bu delillerin ortaya çıkarılması için sanığın veya mağdurun
tıbbi ameliyeye tabi tutulması, hakimin kararına bağlıdır.
Gecikmesinde
sakınca bulunan hallerde bu ameliye, cumhuriyet savcısının talebi üzerine
yapılabilir.
Bilgilerin
Gizli Tutulması
Madde
23- Sağlık
hizmetinin verilmesi sebebiyle edinilen bilgiler, kanun ile müsaade edilen
haller dışında, hiçbir şekilde açıklanamaz.
Kişinin
rızasına dayansa bile, kişilik haklarından bütünüyle vazgeçilmesi, bu hakların
başkalarına devri veya aşırı şekilde sınırlanması neticesini doğuran hallerde
bilginin açıklanması, bunları açıklayanın hukuki sorumluluğunu kaldırmaz.
Hukuki
ve ahlaki yönden geçerli ve haklı bir sebebe dayanmaksızın hastaya zarar verme
ihtimali bulunan bilginin ifşa edilmesi, personelin ve diğer kimselerin hukuki
ve cezai sorumluluğunu da gerektirir.
Araştırma
ve eğitim amacı ile yapılan faaliyetlerde de hastanın kimlik bilgileri, rızası
olmaksızın açıklanamaz.
BEŞİNCİ
BÖLÜM
Tıbbi
Müdahalede Hastanın Rızası
Hastanın
Rızası ve İzin
Madde
24- (Değişik:RG-8/5/2014-28994)
Tıbbi
müdahalelerde hastanın rızası gerekir. Hasta küçük veya mahcur ise velisinden
veya vasisinden izin alınır. Hastanın, velisinin veya vasisinin olmadığı veya
hazır bulunamadığı veya hastanın ifade gücünün olmadığı hallerde, bu şart
aranmaz.
Kanuni
temsilcinin rızasının yeterli olduğu hallerde dahi, anlatılanları
anlayabilecekleri ölçüde, küçük veya kısıtlı olan hastanın dinlenmesi suretiyle
mümkün olduğu kadar bilgilendirme sürecine ve tedavisi ile ilgili
alınacak kararlara katılımı sağlanır.
Sağlık
kurum ve kuruluşları tarafından engellilerin durumuna uygun bilgilendirme
yapılmasına ve rıza alınmasına yönelik gerekli tedbirler alınır.
Kanuni
temsilci tarafından rıza verilmeyen hallerde, müdahalede bulunmak tıbben gerekli
ise, velayet ve vesayet altındaki hastaya tıbbi müdahalede bulunulabilmesi;
Türk Medeni Kanununun 346 ncı ve 487 inci maddeleri uyarınca mahkeme kararına
bağlıdır.
Tıbbi
müdahale sırasında isteğini açıklayabilecek durumda bulunmayan bir hastanın, tıbbî
müdahale ile ilgili olarak önceden açıklamış olduğu istekleri göz önüne alınır.
Yeterliğin
zaman zaman kaybedildiği tekrarlayıcı hastalıklarda, hastadan yeterliği olduğu
dönemde onu kaybettiği dönemlere ilişkin yapılacak tıbbi müdahale için rıza
vermesi istenebilir.
Hastanın
rızasının alınamadığı hayati tehlikesinin bulunduğu ve bilincinin kapalı olduğu
acil durumlar ile hastanın bir organının kaybına veya fonksiyonunu ifa edemez
hale gelmesine yol açacak durumun varlığı halinde, hastaya tıbbi müdahalede
bulunmak rızaya bağlı değildir. Bu durumda hastaya gerekli tıbbi müdahale
yapılarak durum kayıt altına alınır. Ancak bu durumda, mümkünse hastanın orada
bulunan yakını veya kanuni temsilcisi; mümkün olmadığı takdirde de tıbbi
müdahale sonrasında hastanın yakını veya kanuni temsilcisi bilgilendirilir.
Ancak hastanın bilinci açıldıktan sonraki tıbbi müdahaleler için hastanın
yeterliği ve ifade edebilme gücüne bağlı olarak rıza işlemlerine başvurulur.
Sağlık
kurum ve kuruluşlarında yatarak tedavisi tamamlanan hastaya, genel sağlık
durumu, ilaçları, kontrol tarihleri diyet ve sonrasında neler yapması gerektiği
gibi bilgileri içeren taburcu sonrası tedavi planı sağlık meslek mensubu
tarafından sözel olarak anlatılır. Daha sonra bu tedavi planının yer aldığı epikrizin
bir nüshası hastaya verilir.
Tedaviyi
Reddetme ve Durdurma
Madde
25-
Kanunen zorunlu olan haller dışında ve doğabilecek olumsuz sonuçların
sorumluluğu hastaya ait olmak üzere; hasta kendisine uygulanması planlanan veya
uygulanmakta olan tedaviyi reddetmek veya durdurulmasını istemek hakkına
sahiptir. Bu halde, tedavinin uygulanmamasından doğacak sonuçların hastaya veya
kanuni temsilcilerine veyahut yakınlarına anlatılması ve bunu gösteren yazılı
belge alınması gerekir.
Bu
hakkın kullanılması, hastanın sağlık kuruluşuna tekrar müracaatında hasta
aleyhine kullanılamaz.
Rıza
Formu
Madde
26- (Başlığı
ile birlikte değişik:RG-8/5/2014-28994)
Mevzuatta
öngörülen durumlar ile uyuşmazlığa mahal vermesi tıbben muhtemel görülen tıbbi
müdahaleler için sağlık kurum ve kuruluşunca 15 inci maddedeki bilgileri içeren
rıza formu hazırlanır. Rıza formunda yer alan bilgiler; sözlü olarak hastaya
aktarılarak rıza formu hastaya veya kanuni temsilcisine imzalatılır. Rıza formu
iki nüsha olarak imza altına alınır ve bir nüshası hastanın dosyasına konulur,
diğeri ise hastaya veya kanuni temsilcisine verilir. Acil durumlarda tıbbi
müdahalenin hasta tarafından kabul edilmemesi durumunda, bu beyan imzalı olarak
alınır, imzadan imtina etmesi halinde durum tutanak altına alınır. Rıza formu
bilgilendirmeyi yapan ve tıbbi müdahaleyi gerçekleştirecek sağlık meslek
mensubu tarafından imzalanır. Verilen bilgilerin doğruluğundan ilgili sağlık
meslek mensubu sorumludur. Rıza formları arşiv mevzuatına uygun olarak muhafaza
edilir.
Alışılmış
Olmayan Tedavi Usullerinin Uygulanması
Madde
27-
Klinik veya laboratuar muayeneleri sonucunda bilinen klasik tedavi metodlarının
hastaya fayda vermeyeceğinin sabit olması ve daha evvel deney hayvanları
üzerinde kafi derecede tecrübe edilmek suretiyle faydalı tesirlerinin
anlaşılması ve hastanın rızasının bulunması şartları birlikte mevcut olduğunda,
bilinen klasik tedavi metodları yerine başka bir tedavi usulü uygulanabilir.
Ayrıca, bilinen klasik tedavi metodu dışındaki bir metodun uygulanabilmesi için,
hastaya faydalı olacağının ve bu tedavinin bilinen klasik tedavi usullerinden
daha elverişsiz sonuç vermeyeceğinin muhtemel olması da şarttır.
Evvelce
tecrübe edilmemiş bir tıbbi tedavi ve müdahale usulü, ancak zarar
vermeyeceğinin ve hastayı kurtaracağının mutlak olarak öngörülmesi halinde
yapılabilir.
Altıncı
Bölüm'de yer alan hükümler saklıdır.
Rızanın
Şekli ve Geçerliliği
Madde
28-
Mevzuatın öngördüğü istisnalar dışında, rıza herhangi bir şekle bağlı değildir.
Hukuka
ve ahlaka aykırı olarak alınan rıza hükümsüzdür ve bu şekilde alınan rızaya
dayanılarak müdahalede bulunulamaz.
Organ
ve Doku Alınmasında Rıza
Madde
29-
18 yaşından küçük ve mümeyyiz olmayanlardan organ ve doku alınamaz. Bu şartları
tamam olanlardan teşhis, tedavi ve bilimsel amaçlar ile organ veya doku
alınması, 2238 sayılı Organ ve Doku Alınması, Saklanması ve Nakli Hakkında
Kanun'un 6 ncı maddesinde öngörülen yazılı şekil şartına tabidir. Ölüden organ
ve doku alınma şartı ve cesetlerin bilimsel araştırma için muhafazası hususunda
2238 sayılı Kanun'un 14 üncü maddesi hükümleri saklıdır.
Aile
Planlanması Hizmetleri ve Gebeliğin Sona Erdirilmesi
Madde
30- İlgilinin
rızası mevcut olsun veya olmasın, Bakanlık tarafından tespit edilmiş olanlar
dışındaki ilaç ve araçlar aile planlaması hizmetlerinde kullanılamaz.
Gebeliğin
sona erdirilmesi, 2827 sayılı Nüfus Planlaması Hakkında Kanun ile öngörülen
şartlara tabidir.
Sterilizasyon
ve gebeliğin sona erdirilmesi hallerinde, hastanın rızası ile evli ise eşinin
de rızası gereklidir.
Rızanın
Kapsamı ve Aranmayacağı Haller
Madde
31- (Başlığı
ile birlikte değişik:RG-8/5/2014-28994)
Rıza
alınırken hastanın veya kanuni temsilcisinin tıbbi müdahalenin konusu ve
sonuçları hakkında bilgilendirilip aydınlatılması esastır.
Hastanın
verdiği rıza, tıbbi müdahalenin gerektirdiği sürecin devamı olan ve zorunlu
sayılabilecek rutin işlemleri de kapsar.
Tıbbi
müdahale, hasta tarafından verilen rızanın sınırları içerisinde olması gerekir.
Hastaya
tıbbi müdahalede bulunulurken yapılan işlemin genişletilmesi gereği doğduğunda
müdahale genişletilmediği takdirde hastanın bir organının kaybına veya
fonksiyonunu ifa edemez hale gelmesine yol açabilecek tıbbi zaruret hâlinde
rıza aranmaksızın tıbbi müdahale genişletilebilir.
ALTINCI
BÖLÜM
Tıbbi
Araştırmalar
Tıbbi
Araştırmalarda Rıza
Madde
32-
Hiç kimse; Bakanlığın izni ve kendi rızası bulunmaksızın, tecrübe, araştırma
veya eğitim amaçlı hiçbir tıbbi müdahale konusu yapılamaz.
Tıbbi
araştırmalardan beklenen tıbbi fayda ve toplum menfaati, üzerinde araştırma
yapılmasına rıza gösteren gönüllünün hayatından ve vücut bütünlüğünün
korunmasından üstün tutulamaz.
Tıbbi
araştırmalar, sadece, mevzuata göre araştırmada bulunmayan yetkili ve yeterli
tıbbi bilgi ve tecrübeyi haiz olan personel tarafından, mevzuat ile belirlenmiş
bulunan yerlerde yürütülür.
Gönüllünün
tıbbi araştırmaya rıza göstermiş olması, bu araştırmada görev alan personelin
sorumluluğunu ortadan kaldırmaz.
Gönüllünün
Korunması ve Bilgilendirilmesi
Madde
33-
Araştırmalarda, gönüllünün sağlığına ve diğer kişilik haklarına zarar
verilmemesi için gereken bütün tedbirler alınır. Araştırmanın gönüllüye
vereceği muhtemel zararlar önceden tespit edilemediği takdirde; gönüllü, rızası
bulunsa dahi, araştırma konusu yapılamaz.
Gönüllü;
araştırmanın maksadı, usulü, muhtemel faydaları ve zararları ve araştırmaya
iştirak etmekten vazgeçebileceği ve araştırmanın her safhasında başlangıçta
verdiği rızayı geri alabileceği hususlarında, önceden yeterince bilgilendirilir.
Rıza
Alınmasının Usülü ve Şekli
Madde
34-
Tıbbi araştırma hakkında yeterince bilgilendirilmiş olan gönüllünün rızasının
maddi veya manevi hiçbir baskı altında olmaksızın, tamamen serbest iradesine
dayanılarak alınmasına azami ihtimam gösterilir.
Tıbbi araştırmalarda
rıza yazılı şekil şartına tabidir.
Küçüklerin
ve Mümeyyiz Olmayanların Durumu
Madde
35-
Reşit ve mümeyyiz olmayanlara, kendilerine faydası olmadan, sırf tıbbi
araştırma amacı güden tıbbi müdahaleler hiçbir surette tatbik edilemez.
Faydaları bulunması şartı ile reşit ve mümeyyiz olmayanlar üzerinde tıbbi
araştırma yapılması, velilerinin veya vasilerinin rızasına bağlıdır.
Kanuni
temsilci tarafından muvafakat verilmeyen hallerde, 24 üncü maddenin ikinci
fıkrası hükmü uygulanır.
İlaç
ve Terkiplerin Araştırma Amacıyla Kullanımı
Madde
36-
Özel mevzuatına göre izin veya ruhsat alınmış olsa dahi, sırf tıbbi araştırma
amacı ile hasta üzerinde kendi rızası ve Bakanlığın izni bulunmaksızın hiçbir
ilaç ve terkip kullanılamaz.
İlaç ve
terkiplerin tıbbi araştırmada kullanımı, 29/11/1993 tarihli ve 21480 sayılı
Resmi Gazete'de yayımlanan İlaç Araştırmaları Hakkında Yönetmelik hükümlerine
tabidir.
YEDİNCİ
BÖLÜM
Diğer
Haklar
Güvenliğin
Sağlanması
Madde
37- Herkesin,
sağlık kurum ve kuruluşlarında güvenlik içinde olmayı bekleme ve bunu istemek
hakları vardır.
Bütün
sağlık kurum ve kuruluşları, hastaların ve ziyaretçi ve refakatçi gibi
yakınlarının can ve mal güvenliklerinin korunması ve sağlanması için gerekli
tedbirleri almak zorundadırlar.
Tutuklu
ve hükümlerin sağlık kurum ve kuruluşlarında muhafazaları ile ilgili özel
mevzuat hükümleri saklıdır.
Dini
Vecibeleri Yerine Getirebilme ve Dini Hizmetlerden Faydalanma
Madde
38-
Sağlık kurum ve kuruluşlarının imkanları ölçüsünde hastalara dini vecibelerini
serbestçe yerine getirebilmeleri için gereken tedbirler alınır.
Kurum
hizmetlerinde aksamalara sebebiyet verilmemek, başkalarını rahatsız etmemek ve
personelce düzenlenip yürütülen tıbbi tedaviye hiç bir şekilde müdahalede
bulunulmamak şartı ile hastalara dini telkinde bulunmak ve onları manevi yönden
desteklemek üzere talepleri halinde, dini inançlarına uygun olan din görevlisi
davet edilir. Bunun için, sağlık kurum ve kuruluşlarında uygun zaman ve mekan
belirlenir.
İfadeye
muktedir olmayıp da dini inancı bilinen ve kimsesiz olan agoni halindeki
hastalar için de, talep şartı aranmaksızın, dini inançlarına uygun olan din
görevlisi çağrılır.
Bu
hakların nasıl ve ne zaman kullanılacağı ve bu konuda alınacak tedbirler,
sağlık kuruluşunun çalışma usul ve esaslarını gösteren mevzuatta ayrıca
düzenlenir.
İnsani
Değerlere Saygı Gösterilmesi ve Ziyaret
Madde
39-
Hasta, kişilik değerlerine uygun bir şekilde ve ortamda sağlık hizmetlerinden
faydalanma hakkına sahiptir.
Sağlık
hizmetlerinde görev alan bütün personel; hastalara, yakınlarına ve
ziyaretçilere güleryüzlü, nazik, şefkatli ve sağlık hizmetleri ile ilgili
mevzuat ve bu Yönetmelik hükümlerine uygun şekilde davranmak zorundadır.
Sağlık
hizmetlerinin her safhasında, hastalara, onların bedeni ve ruhi durumları
dikkate alınarak, hangi işlemin neden ve nasıl yapıldığı, yapılacağı ve
bekletilmeleri sözkonusu ise, bekletilmenin sebepleri hususunda gerekli ve
yeterli bilgi verilir.
Sağlık
kurum ve kuruluşlarında, insan haysiyetine yakışır gereken her türlü hijyenik
şartların sağlanması, gürültünün ve rahatsız edici diğer bütün etkenlerin
bertaraf edilmesi esastır. Gerektiğinde, bu hususlar hasta tarafından talep
konusu yapılabilir.
Hasta
ziyaretçilerinin kabul edilmesi, kurum veya kuruluşça belirlenen usul ve
esaslara uygun olarak ve hastaların huzur ve sükunlarını bozacak fiil ve
tutumlara sebebiyet vermeyecek şekilde gerçekleştirilir ve bu konuda gereken
tedbirler alınır.
Refakatçi
Bulundurma
Madde
40- Muayene
ve tedavi sırasında hastaya yardımcı olmak üzere; mevzuatın ve kurum
imkanlarının elverdiği ve hastanın sağlık durumunun gerektirdiği ölçüde,
tedaviden sorumlu olan tabibin uygun görmesine bağlı olarak, refakatçi
bulundurulması istenebilir.
Bu hakkın
nasıl ve ne zaman kullanılacağı ve bu konuda alınacak tedbirler, sağlık kurum
ve kuruluşunun çalışma usül ve esaslarını gösteren mevzuata ayrıca düzenlenir.
Hizmetin
Sağlık Kurum ve Kuruluşu Dışında Verilmesi
Madde
41-
Hastalar, aşağıdaki hallerde sağlık hizmetlerinden bulundukları yerlerde de
faydalanabilirler:
a)
Koruyucu sağlık hizmetlerinin verilmesinde,
b)
Tıbbi sebeplerden dolayı sağlık kuruluşuna bizzat gidilemeyen veya
götürülemeyen hallerde,
c)
Tabii afetler gibi olağanüstü hallerde.
Hizmetin
sağlık kuruluşu dışında verilmesi ile ilgili usul ve esaslar, Bakanlık
tarafından ayrıca düzenlenir.
SEKİZİNCİ
BÖLÜM
Sorumluluk
ve Hukuki Korunma Yolları
Müracaat,
Şikayet ve Dava Hakkı
Madde
42- Hastanın
ve hasta ile ilgili bulunanların, hasta haklarının ihlali halinde, mevzuat
çerçevesinde her türlü müracaat, şikayet ve dava hakları vardır.
Hastanın
Uyması Gereken Kurallar
Madde
42/A – (Ek:RG-8/5/2014-28994)
Hasta
sağlık hizmeti alırken aşağıdaki kurallara uyar:
a)
Başvurduğu sağlık kurum ve kuruluşunun kural ve uygulamalarına uygun davranır
ve katılımcı bir yaklaşımla teşhis ve tedavi ekibinin bir parçası olduğu
bilinciyle hareket eder.
b)
Yakınmalarını, daha önce geçirdiği hastalıkları, gördüğü tedavileri ve tıbbi
müdahaleleri, eğer varsa halen kullandığı ilaçları ve sağlığıyla ilgili
bilgileri mümkün olduğunca eksiksiz ve doğru olarak verir.
c)
Hekim tarafından belirlenen sürelerde kontrole gelmeli ve tedavisinin gidişatı
hakkında geri bildirimlerde bulunur.
ç)
Randevu tarih ve saatine uyar ve değişiklikleri ilgili yere bildirir.
d)
İlgili mevzuata göre öncelik tanınan hastalar ile diğer hastaların ve
personelin haklarına saygı gösterir.
e)
Personele sözlü ve fiziki saldırıya yönelik davranışlarda bulunmaz.
f)
Haklarının ihlal edildiğini düşündüğünde veya sorun yaşadığında (Değişik
İbare:RG-23/12/2016-29927) hasta hakları birimine başvurur.
Hasta
Hakları Birimleri (1) Hasta Hakları Kurulları, Sertifikalı Eğitim
Madde
42/B –
(Ek:RG-8/5/2014-28994)
Hasta
hakları uygulamalarının yürütülmesi amacıyla sağlık kurum ve kuruluşları
bünyesinde (Değişik İbare:RG-23/12/2016-29927) hasta hakları
birimleri oluşturulur.
İl
sağlık müdürlüğü; üniversite hastaneleri, (Mülga ibare:RG-16/1/2019-30657)(…)
özel sağlık kurum ve kuruluşları, kamu hastaneleri, ağız diş sağlığı
merkezleri, aile sağlığı merkezleri ve toplum sağlığı merkezlerinden gelen
başvuruları değerlendirmek, karara bağlamak, öneri sunmak ve düzeltici
işlemleri belirlemek üzere Hasta Hakları Kurulu oluşturur.
Kurul,
başkan dahil aşağıdaki üyelerden oluşur. İl sağlık müdürü veya müdürlük
temsilcisi Kurulun başkanıdır.
(Değişik
dördüncü fıkra:RG-16/1/2019-30657) Diğer üyeler şunlardır: Şikayet edilen
personelin varsa üyesi olduğu kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşlarından
bir temsilci, şikayet edilen personelin varsa üyesi olduğu işyeri sendika
temsilcisi, şikayet edilen personelin görev yaptığı kurumun ildeki üst
yöneticisi tarafından görevlendirilen bir kurum temsilcisi, özel sağlık
kuruluşlarında ise kuruluşun üst yöneticisi tarafından belirlenen bir temsilci,
hasta hakları derneklerinden yoksa tüketici derneklerinden bir temsilci, ildeki
insan hakları kurulundan bir temsilci, valilikçe görevlendirilen bir vatandaş.
Birden
fazla hasta hakları derneğinin veya tüketici derneğinin başvurması durumunda,
dernek temsilcisi il sağlık müdürlüğünce kura yoluyla belirlenir.
İl sağlık
müdürlüğü ihtiyaç halinde birden fazla kurul oluşturabilir.
Bu
Yönetmelik kapsamında yapılacak sertifikalı eğitimler 4/2/2014 tarihli ve 28903
sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Sağlık Bakanlığı Sertifikalı Eğitim
Yönetmeliği hükümlerine tabidir.
Kurulun
Görevleri, Çalışma Usul ve Esasları
Madde
42/C –
(Ek:RG-8/5/2014-28994)
Kurulun
görevleri ile çalışma usul ve esasları şunlardır;
a)
Kurul, sağlık kurum ve kuruluşu tarafından yerinde çözülemeyen yazılı ve/veya
elektronik başvuruları değerlendirir.
b)
Hasta hakları uygulamalarına veya etik ilkelere aykırı davranış sebebiyle kurul
tarafından verilen ihlal kararları, ilgili sağlık kurum ve kuruluşuna ve ilgili
personele yazılı olarak tebliğ edilir. Son altı ay içerisinde ikiden fazla hak
ihlali kararı verilen sağlık meslek mensubu hakkındaki dosya 663 sayılı Sağlık
Bakanlığı ve Bağlı Kuruluşlarının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanunun 23
üncü maddesinin yedinci fıkrasının (b) bendi hükmüne göre Sağlık Meslekleri
Kuruluna gönderilir.
c) Kurul,
gerek görürse hasta hakları ihlaline sebep olabilecek uygulamaları
inceler ve hasta haklarının geliştirilmesi için öneri ve düzeltici işlem
belirlenmesine karar verir. Sağlık kurum ve kuruluşu belirlenen süre içinde
gerekli önlemleri alır, girişimlerde bulunur ve yapılan işlem hakkında kurulu
bilgilendirir.
ç) (Mülga
Cümle:RG-23/12/2016-29927) (…) Sekretarya hizmetleri il sağlık müdürlüğü
hasta hakları koordinatörlüğünce yürütülür.
d)
Kurul, başvurunun kurula ulaştığı tarihten itibaren otuz gün içerisinde başvuru
hakkında karar verir.
e)
Kurul, üye tam sayısının salt çoğunluğu ile toplanır ve toplantıya katılan
üyelerin salt çoğunluğu ile karar alır. Karara itirazı olan üyelerin karşı oy
gerekçeleri, kararın altına özet olarak yazılır.
f)
Kararlar, üyeler tarafından imzalanarak dosyalanır. Kararlar ilgili sağlık
kurum ve kuruluşu ile başvurana bildirilir.
g) (Değişik
İbare:RG-23/12/2016-29927) Hasta hakları birimine yapılan başvurular
ve kurulda görüşülen dosyalar gizlidir, hiçbir şekilde üçüncü kişilere bilgi
verilemez. Bilgi ve dosyalar resmi olarak talep edilmesi kaydıyla idari
soruşturma yapan incelemeciye ya da adli mercilere gizliliğe riayet edilerek
verilir. Kurul üyeleri gizliliğe riayet etmekle yükümlüdür.
ğ)
Kurul gerek gördüğünde ilgilileri kurula davet edebilir.
h)
Sivil toplum temsilcisi ve sendika temsilcisi olan üyelerin görev süresi takvim
yılıdır. Komisyon üyelerinin görev süresi iki yıldır. Süresi dolan üyeler
tekrar görevlendirilebilir. Kurul toplantılarına mazeretsiz olarak üst üste üç
defa katılmayan üyenin üyeliği sona erer ve bu kişiler üç yıl süreyle yeniden
üye olarak seçilemez. Herhangi bir sebeple boşalan üyelik için kalan süreyi
tamamlamak üzere yeni üye seçilir.
ı)
Tıbbi hata iddialarına ilişkin başvurular kurul tarafından değerlendirilmez.
İl
sağlık müdürlüğünce bu Yönetmelik uygulamalarına aykırı davranışı tespit edilen
kurul üyelerinin üyeliğine son verilir ve bunlar beş yıl süreyle yeniden üye
olarak seçilemez.
Hasta
hakları kurulu kararlarının özeti, şikayet edilen kişi isimlerine yer
verilmeksizin il sağlık müdürlüğünün internet sayfasında duyurulur.
Sağlık
Kurum ve Kuruluşlarının Sorumluluğu
Madde
43- Hasta
haklarının ihlali halinde, personeli istihdam eden kurum ve kuruluş aleyhine
maddi veya manevi veyahut hem maddi ve hem de manevi tazminat davası
açılabilir.
Ancak,
aleyhine dava açılacak merciin kamu kurum ve kuruluşu olması halinde;
a) 2577
sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 12 nci maddesine göre; hakkın bir idari
işlem dolayısı ile ihlal edilmesi halinde ilgililer, doğrudan doğruya tam yargı
davası veya iptal ve tam yargı davalarını birlikte açabilecekleri gibi ilk önce
iptal davası açarak bu davanın karara bağlanması üzerine dava açma süresi
içerisinde tam yargı davası açabilirler.
b) Aynı
Kanun'un 13 üncü maddesi uyarınca, zarar verici eylemin öğrenildiği tarihten
itibaren en geç bir yıl içinde maddi ve manevi tazminat olarak istenilen
tazminat miktarı ayrı ayrı gösterilerek idareye müracaat edilmesi ve talebin
açıkça veya zımnen reddi halinde kanuni süresi içinde idari yargı mercilerinde
dava açılması gerekir.
Devlet
Memuru veya Diğer Kamu Görevlisi Personelin Sorumluluğu
Madde
44-
Bu Yönetmelik'te gösterilmiş olan hasta haklarının fiilen kullanılmasına mani
olan veya bu hakları başka şekilde ihlal eden personelin, cezai, mali ve
inzibati sorumluluklarının tamamı veya bunlardan bir kısmı doğabilir.
Birinci
fıkrada belirtilen sorumluluklar haricinde, ihlalin durumuna göre, personeli
istihdam eden kurum ve kuruluş tarafından personel hakkında uygulanacak idari
tedbir ve müeyyideler saklıdır.
Kamu
Personelinin Sorumluluğunu Tespit Usulü
Madde
45-
Kamu kurum ve kuruluşlarında görevli personelin, hasta haklarını ihlal eden
fiil ve halleri, şikayet halinde veya idarece kendiliğinden tespit edildiğinde,
hadisenin takibi, soruşturulması ve gerekir ise müeyyideye bağlanması için
doğrudan valiliklerce veyahut Bakanlık veya personelin görevli olduğu kurumlar
tarafından müfettiş veya muhakkik görevlendirilir.
Kamu
Personeli Hakkındaki Müeyyideler
Madde
46- Hasta
haklarının Devlet memuru veya diğer kamu görevlisi personel tarafından ve
görevleri sırasında herhangi bir şekilde ihlali halinde uygulanacak müeyyideler
aşağıda gösterilmiştir:
a) Kamu
görevlisi olan personelin fiilinin niteliğine göre, soruşturmacı tarafından
hakkında disiplin cezası teklif edilmiş ise, mevzuatın öngördüğü disiplin
cezaları yetkili amir veya kurullarca usulüne göre takdir edilir.
b) Hak
ihlali aynı zamanda ceza hukukuna göre suç teşkil ettiği takdirde, memur olan
personel hakkında, Memurin Muhakematı Hakkında Kanunu Muvakkat hükümlerine göre
yapılan soruşturma sonucunda lüzum-u muhakeme kararı verilir ise, dosya
cumhuriyet başsavcılığı'na gönderilerek ceza davası açılması ve böylece
personel hakkında fiiline uygun bulunan cezai müeyyidenin tatbiki sağlanır.
c)
Anayasa'nın 40 ıncı maddesinin ikinci fıkrası, 129 uncu maddesinin beşinci
fıkrası ve 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 13 üncü maddesi ve ilgili
diğer mevzuat uyarınca, memurların ve diğer kamu görevlilerinin hukuki sorumluluğu
doğrudan doğruya memur aleyhine açılacak dava yolu ile gerçekleştirilemez.
Dava, 43 üncü maddede gösterilen usule göre, ancak idare aleyhine açılabilir.
Bu personelin hukuki sorumluluğunun doğması, idare aleyhine açılacak dava
neticesinde tazmin kararı verilmesine bağlıdır.
Kamu
görevlisi personelin verdiği zarar, mahkeme kararı üzerine idare tarafından
tazmin edildikten sonra, müsebbibi olan sorumlu personele rücu edilir.
d) Kamu
görevlisi personelin mesleklerini resmi görevleri dışında serbest olarak icra
etmekte iken işledikleri fiillerden dolayı haklarında 47 nci maddeye göre işlem
yapılır.
Kamu
Görevlisi Olmayan Personelin Sorumluluğu
Madde
47-
Hasta haklarının Devlet memuru veya diğer kamu görevlisi olmayan personel tarafından
herhangi bir şekilde ihlali halinde uygulanacak müeyyideler aşağıda
gösterilmiştir:
a) Kamu
görevlisi olmayan personel; hakları ihlal edilen hastanın doğrudan vaki olacak
şikayeti üzerine veya bu fiillerin başka şekilde tespiti halinde Bakanlık veya
başka kurum ve kuruluşlar tarafından yapılan bildirim üzerine, bunların özel
kanunlara göre kurulmuş olan kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşları
haysiyet divanlarınca disiplin cezaları ile cezalandırılabilir.
b) Kamu
görevlisi olmayan personelin hasta haklarını ihlallerinden doğan hukuki
sorumlulukları, genel hükümlere göre doğrudan doğruya kendilerine veya bunları
çalıştıran kurum ve kuruluşlara karşı veya hem kendilerine ve hem de
çalıştıranlara karşı birlikte dava açılarak ileri sürülebilir.
c) Kamu
görevlisi olmayan personel hakkında, ceza hukukuna göre suç teşkil eden
fiilleri sebebiyle cezai müeyyideler tatbik edilmesi, genel hükümlere göre
doğrudan doğruya cumhuriyet savcılıklarına yapılacak ihbar veya şikayet yoluyla
gerçekleştirilebilir.
DOKUZUNCU
BÖLÜM
Son
Hükümler
Kurum
ve Kuruluş Yetkililerinin Görevi
Madde
48- Sağlık
kurum ve kuruluşlarının yetkilileri; bu Yönetmelik'te ve diğer mevzuatta
belirtilen hasta haklarının lafzına ve ruhuna uygun olarak kullanılabilmesine
yardımcı olmak amacı ile bu Yönetmelik'te gösterilen "hasta
hakları"nı bir liste, tabela veya broşür haline getirerek, bunları sağlık
kurum ve kuruluşunun, hastalar, personel ve ziyaretçiler tarafından kolayca
ulaşılıp okunabilecek uygun yerlerinde bulundurmak da dahil olmak üzere,
gereken bütün tedbirleri almakla mükellef ve yetkilidir.
Saklı
Olan Hükümler
Madde
49-
Milli güvenliğin, kamu düzeninin, kamu yararının, genel ahlakın ve genel
sağlığın korunması maksatları ve kanun hükümleri ile getirilen özel
düzenlemeler ve sınırlamalar saklıdır.
Geçiş
Hükmü
GEÇİÇİ
MADDE 1 – (Ek:RG-8/5/2014-28994) (Değişik:RG-23/12/2016-29927)
Sağlık
kurum ve kuruluşları bünyesinde bulunan hasta iletişim birimleri, en geç bir ay
içerisinde hasta hakları birimine dönüştürülür.
Yürürlük
Madde
50-
Bu Yönetmelik, yayımı tarihinde yürürlüğe girer.
Yürütme
Madde
51-
Bu Yönetmelik hükümlerini Sağlık Bakanı yürütür.
______________________
(1)
23/12/2016
tarihli ve 29927 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan değişiklik ile Yönetmeliğin
42/B maddesinin başlığında yer alan “hasta iletişim birimleri” ibaresi “hasta
hakları birimleri” olarak değiştirilmiştir.
(2)
Yönetmeliğin
Yayımlandığı Resmî Gazete'nin
|
Tarihi
|
Sayısı
|
1/8/1998
|
23420
|
Yönetmelikte
Değişiklik Yapan Yönetmeliklerin Yayımlandığı Resmî Gazete'nin
|
Tarihi
|
Sayısı
|
1-
|
8/5/2014
|
28994
|
2-
|
23/12/2016
|
29927
|
3-
|
16/1/2019
|
30657
|
|
|